Her yaprağı,düşerken tutuldu
henüz dalından,tazecik.
Her harfi bir buğday tanesi kadar sarı
onca keşmekeş içinde yüzünü anlatan
emekçi defterimin.
şehrimde yorgun yüzün,
okkalı bir sevdayı çağırıyor hüzün..
Yanında isyankar;
sığınıyor yalnızlığına tenimin.
Kehribar renine boyanmış şiirlerinde,
bir başak tanesi kadar uzuyor boyum;
sesimse bir oktav daha inceliyor;
bilesin diye yanında olduğumu
gecenin hamağında okuduğun şiirlerinin.

Hakkımda

Fotoğrafım
"O'na ulaşmak istedim mi ilkin kendi adamlarımın silahlarına takılıp daha öteye gidemiyordum" Franz KAFKA

29 Ocak 2010 Cuma

....

Beklediğin yağmurlar geldi işte;
saçlarını bırak ıslatsınlar..
Kollarımla sardığımda seni
nasıl olsa kuruyacaklar.
Özlemlerini nasıl bastırdıysan gövdene
şimdiye kadar dokunmadıysan sözcüklerime;
beni biriktirdiğini biliyorum içinde..

Bir sabah uyanıp,
uykuya daldığın kollarımda bulursan kendini,
şaşırma..
yeter ki dilinin tutulması geçsin sağanakların arasında
yeter ki arkadaşlığın sürsün oyunbozan çocukluğum karşısında..
aynı şekilde gelirim yanına,sana yol olmaya.
nedir ki;kaybettiğimiz bir kaç galon benzin olsun
sana geleceğim yolları arşın arşın geçerken..

kış devam ederken //İzmir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder